Aklım "sorma, onun kendisi doktor" dedi. Yüreğim "sor, o da bir insan" dedi. Haddimi aşmamakla, merhameti yaşamak arasında bir anlaşma oldu... Sordum ama durdum da. Sevgi, ilgi ve destek, az, öz ve yerinde kelamla dans etti...
Aklım "dersi dinle, sıkılsan da otur" dedi. Yüreğim "sıkıldıysan, dinlenmek için kalk ve git" dedi. Öğrenmekle istirahat arasında bir anlaşma oldu... Dinledim ama salondan çıktım da. Sabır, ilgi ve emek, öz-şefkat ile dans etti...
Aklım "geri dur, gereksiz eylem, yapma" dedi. Yüreğim " sana ne iyi geliyorsa onu yap" dedi. Affetmekle sınır çizme arasında bir anlaşma oldu... Sordum ama aşağı gidip karşılamadım da. Hoşgörü, empati ve müsamaha, öz-değer ile dans etti...
Rönesans ile reform hareketleri mi? Pozitivizim ile muhafazakarlık süreçleri mi? Sekülerizim ile devrimler mi? Toloji ile bilim doktrinleri mi? Sağ beyin ve sol beynin gereksiz ayırımları mı? İnsanda akıl/ yürek/bedeni böyle ayrı ayrı yerlere sürgün etti? Zihni kalpten, yüreği akıldan, ayrı kutuplara kim sürgün etti?
Aslında dans müthiş. Uyumlular. Partnerler huzurlu. Ortaklıkları olumlu. Akıl ve yürek nasıl da güzel birlikte, bedenin zemininde.
Yeter ki müziği iyi dinleyelim. Tüm mesele duyabilmekte. Onlar ritmi yakalayınca dans müthiş!! |